"Tecrübeye değer vermeyenler, tecrübesizliğe yüksek bedel öderler."
EN TR
EN TR
Eylül 2015

Türk Şirketleri, Özel Fon Yöneticilerinin Yakın Takibinde



Globalturk Capital tarafından düzenlenen “Türkiye ve Çevresindeki Özel Sermaye Fonları Yatırımları” etkinliğinde, dünyanın en önemli özel fon yöneticileri, EMPEA ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile İstanbul’da ilk kez bir araya geldi. Türkiye ekonomisine olan güvenlerini ortaya koyan özel fon yöneticileri, yeni yatırımlar için yakın takipte oldukları mesajını verdiler.

Soldan sağa: Anthony Stalker (ADM Capital CEO), Bert van der Vaart (SEAF Kurucu Ortağı ve CEO), Selçuk Yorgancıoğlu (Abraaj Capital Türkiye ve Orta Asya Başkanı Ortağı), Mehmet Şimşek (Maliye Bakanı), Barış Öney (Globalturk Capital Kurucu ve Yönetici Ortağı), Mehmet İlkin (EBRD Üst Düzey Yöneticisi), Barış Gen (IFC Bölge Lideri)

Dünyanın 30’dan fazla önemli Özel Sermaye Fon Yöneticisi, Globalturk Capital tarafından İstanbul’da bir araya getirildi. Türkiye’nin kendini yalnızca Avrupa’ya ya da komşu ülkeler ve Afrika gibi yakın pazarlarla iş geliştirmeyle sınırlamadığını belirten Maliye Bakanı Mehmet Şimşek; Çin, Hindistan ve diğer Asya ülkeleriyle ilişkilerde daha aktif olunacağını söyledi.

Merkezi Washington’da bulunan dünyanın en büyük Yükselen Pazarlar Özel Sermaye Fonu Birliği – Emerging Markets Private Equity Association (EMPEA) ile beraber Globalturk Capital tarafından Wyndham Grand İstanbul Hotel’de düzenlenen “Türkiye ve Çevresindeki Özel Sermaye Fonları Yatırımları” etkinliğinde ilk kez bir araya gelen, dünyanın 30’dan fazla önemli Özel Sermaye Fon Yöneticisi, en yetkili ağızdan Türkiye ekonomisine ilişkin bilgi edinme fırsatı buldu. Küresel ekonomi ve Türkiye hakkında değerlendirmelerde bulunan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Küresel ölçekte yatırımlarda maalesef ciddi bir toparlanma söz konusu değil, dünya potansiyelinin altında büyüyor. Türkiye de potansiyelinin altında büyüyor ama küresel boyutta diğer gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırdığınız zaman, Türkiye’nin gerek bütçe açığı gerekse kamu borcunun milli gelire oranı son derece düşük düzeyde.” dedi.

TÜRKİYE EKONOMİSİNE GÜVEN TAZELENDİ

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Özel Sermaye Fonları gibi uzun dönemli bakış açısına sahip yatırımcıları yöneten kişilerin Türkiye’yi uzun vadeli değerlendirmeleri gerektiğini belirterek, “Türkiye kendini yalnızca Avrupa veya komşu ülkelerle ve Afrika gibi yakın pazarlarla iş geliştirme ile sınırlamıyor. Bugüne kadar çok üzerinde durulmamış olan Asya ülkelerine de yoğun çaba harcanıyor. Özellikle son dönemde devlet olarak en üst seviyede Çin, Hindistan ve diğer Asya ülkeleriyle ticari ilişkilerimizin gelişmesine zemin hazırlayan ülkeler arası adımların atılması için iş adamlarıyla birlikte ziyaretler gerçekleştiriliyor. Bu ülkelere önem veriyoruz ve iş dünyasının da giderek bu coğrafyalarda daha aktif olacağını düşünüyoruz.” dedi.

Türkiye’nin karşı karşıya olduğu en önemli riskin uzun süreli bir siyasi istikrarsızlık olduğunu belirten Bakan Şimşek, “Seçimlerden sonra sağlanacak huzur ve istikrar ortamı, hâlihazırda bekleyen yapısal reformların hayata geçirilmesine olanak sağlayacak. Kamu maliyesinde güçlü duruş aslında Türkiye’nin direncini Türkiye’nin iç ve dış şoklara karşı artıran bir faktördür. Özel Sermaye Fonları gibi uzun dönemli bakış açısına sahip yatırımcılar, Türkiye’yi bu şekilde ele almalı.” diye konuştu.

200 FON, 17 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM

Globalturk Capital Kurucu ve Yönetici Ortağı Barış Öney

Türkiye’nin, Özel Sermaye Fonları piyasası ile 20 yıl öncesinde küçük bir yabancı fon ile tanıştığını hatırlatan Globalturk Capital Kurucu ve Yönetici Ortağı Barış Öney de son 10 yılda 200’den fazla fonun, 17 milyar dolarlık yatırıma dönüştüğünü söyledi. Bunun aynı dönemde giren doğrudan yatırımın yüzde 10’undan fazlası olduğunu belirten Öney, Türkiye’de artık yatırımdan çıkma aşamasına gelmiş 150 şirket bulunduğunu, bu fonlardan başarılı çıkışlarının olması durumunda, Türkiye’nin çok daha fazla Özel Sermaye Fonu çekeceğini ifade etti.

Türkiye’ye olan yatırımcı ilgisinin diğer yükselen pazarların gerisinde olduğunu vurgulayan EMPEA Başkan Yardımcısı Randy Mitchell de “Makro ortamların düzelmesiyle bu bakış açısı çok hızlı değişebilir çünkü Türkiye dikkatle izleniyor.” dedi.

Etkinlikte, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, Özel Sermaye Fonu yatırımlarına DEİK olarak her zaman destek olmak istediklerini söylerken; Yemeksepeti.com’un 589 milyon dolara Delivery Hero’ya satılmasıyla gündeme oturan Nevzat Aydın da başarı hikâyesinin kodlarını, katılımcılarla paylaştı. Aydın, Özel Sermaye Fonunun ve şirket evliliklerinin, firmalara ve ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlayacağının altını çizdi.

BAŞARININ TEMİNATI UZMAN KURULUŞLAR

Globalturk Capital Yönetici Ortağı Barış Öney moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde ise IFC Bölge Lideri Barış Gen, EBRD Üst Düzey Yöneticisi Mehmet İlkin, Abraaj Capital Türkiye ve Orta Asya Başkanı Yönetici Ortağı Selçuk Yorgancıoğlu, ADM Capital CEO’su Anthony Stalker, SEAF Kurucu Ortağı ve CEO’su Bert van der Vaart, Türkiye’de Özel Sermaye Fonları yatırımlarını tartıştılar. Panelde, büyük yatırımların yanı sıra KOBİ’lerin de Özel Sermaye Fonlarına ilgisinin artırılması konusu ele alındı.

Türkiye ve Çevresindeki Özel Sermaye Fonları Yatırımları / Panel

Türkiye’ye yatırım için oldukça olumlu baktıklarını ve yatırıma devam edeceklerini belirten panel katılımcısı kuruluşların temsilcileri, seçimlerden sonra sağlanacak huzur ve istikrar ortamının EBRD ve IFC gibi özel fon yönetim şirketlerine kaynak sağlayan uluslararası büyük kalkınma ve yatırım kuruluşlarının yanı sıra daha küçük ve özel kaynakları da Türkiye’ye yönlendirebileceği görüşünü dile getirdiler. Panelde, küçük şirketlerde potansiyel gördüklerini ancak bunların bu tür büyük Özel Sermaye Fonlarından yatırım alabilmeleri için Globalturk Capital gibi uzman kuruluşlarla öncelikle ev ödevlerini yapmaları ve yatırıma hazır hale gelebilmelerinin önemi vurgulandı.

‘TÜRK ŞİRKETLERİ DAHA DİNAMİK’

Globalturk Capital Kurucusu ve Yönetici Ortağı Barış Öney’in yönettiği panelde; Türkiye’nin büyük bir ülke olmakla beraber bir Çin, Hindistan, Brezilya kadar büyük olmadığı, o bakımdan da tek başına çekici olmakta zorlandığı ifade edildi. Ancak diğer ülkelere nazaran çok iyi, dinamik ve atak iş insanlarına ve girişimcilere sahip olduklarından Türkiye dışında büyüyebilecek yolları açmalarının da bu şirketlere daha çok yatırım yolunu açacağı da vurgulandı.

Paneli özetleyen moderatör Barış Öney, “Bununla beraber; iyi hazırlanmış, ev ödevini yapmış, düzgün ve şeffaf yönetilen, rakiplerine oranla kaliteli ürün ve servis sunan şirketler; her zaman alıcı bulur. Hem yatırımcı çeker hem de yatırımlardan çıkarken, rahat satılabilir.” diye konuştu.

Panelde makro ekonomiye ilişkin de değerlendirilmeler ortaya kondu. Zaman zaman ortaya çıkan makro sorunların TL’de devalüasyona yol açıp birkaç yıllık getirileri bir anda ortadan kaldırabileceği, o bakımdan bazen yatırımlardan çıkışların arzu edilenden daha uzun sürebileceği tartışıldı. Normalde üç-altı yıl arası olan çıkışların bu gibi durumlarda altı-sekiz yıllara veya sonrasına kalabileceğinin altı çizildi. Sabırlı olunması gerektiği ancak diğer taraftan da özellikle çıkış imkânı oluştuğu an itibariyle daha vakit var diye bakılmaksızın, bu tür gelen fırsatların kaçırılmaması ve çıkışın gerçekleştirilmesinin sağlanması önerisi, panelde konuşanların ortak görüşü oldu.

PANELDE ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR

• Paneldeki katılımcıların temsil ettiği kuruluşlar, Türkiye’nin, yatırım yaptıkları çok sayıda ülke arasında çok önem verdikleri bir ülke olduğunu, Türkiye’ye oldukça olumlu baktıklarını ve yatırıma devam edeceklerini belirttiler.

• Seçimlerden sonra sağlanacak huzur ve istikrar ortamının EBRD ve IFC gibi özel fon yönetim şirketlerine kaynak sağlayan uluslararası büyük kalkınma ve yatırım kuruluşların yanı sıra daha küçük ve özel kaynakları da Türkiye’ye yönlendirebileceği görüşü hakimdi.

• Diğer taraftan hâlihazırda yatırım yapmış ancak artık yatırımdan çıkış aşamasına gelmiş 150 şirket bulunduğu ve bunlardan önümüzdeki 2 yıl içinde başarılı çıkışlar yaşandığı takdirde çok daha fazla kaynağın Türkiye’ye akacağı konuşuldu.

• Bu çıkışların, çok büyük şirketler olmadığı takdirde halka arz yoluyla olmasının beklenmediği, daha çok bir başka yabancı ya da yerli şirkete ya da bir başka Özel Sermaye Fonuna satarak ya da sahibine geri satarak çıkışların beklendiği belirtildi.

• Küçük şirketlerde potansiyel gördüklerini ancak bunların bu tür büyük Özel Sermaye Fonlarından yatırım alabilmeleri için Globalturk Capital gibi uzman kuruluşlarla öncelikle ev ödevlerini yapmaları ve yatırıma hazır hale gelebilmelerinin önemi vurgulandı.

• Türkiye’nin büyük bir ülke olmakla beraber bir Çin, Hindistan, Brezilya kadar büyük olmadığı, o bakımdan da tek başına çekici olmakta zorlandığı ifade edildi. Ancak diğer ülkelere nazaran çok iyi, dinamik ve atak iş insanlarına ve girişimcilere sahip olduklarından, Türkiye dışında büyüme fırsatları yaratmanın bu şirketlere daha çok yatırım yolunu açacağından bahsedildi.

• İyi hazırlanmış, ev ödevini yapmış, düzgün ve şeffaf yönetilen, rakiplerine oranla kaliteli ürün ve servis sunan şirketlerin her zaman yatırımcı veya yatırımcılar çıkarken satabilecekleri alıcıları bulabilecekleri ifade edildi.

• Zaman zaman ortaya çıkan makro sorunların TL’de devalüasyona yol açıp birkaç yıllık getirileri bir anda ortadan kaldırabileceği, o bakımdan bazen yatırımlardan çıkışların arzu edilenden daha uzun sürebileceği tartışıldı. Normalde 3-6 yıl arası olan çıkışların bu gibi durumlarda 6-8 yıllara veya sonrasına kalabileceğinin altı çizildi. Sabırlı olunması gerektiği ancak diğer taraftan da özellikle çıkış imkânı oluştuğu an itibariyle daha vakit var diye bakılmaksızın, bu tür gelen fırsatların kaçırılmaması ve çıkışın gerçekleştirilmesinin sağlanması gerektiğinin altı çizildi.
Geri